Saat her zaman lüks bir aksesuar olarak hayatımızda yerini almıştır. Belki bu sebepten ötürü akıllı saatlerin piyasadaki varlığı yavaş ilerlemektedir. Kare tasarımlardan, yuvarlak saat tasarımına geçişle daha da ilgi çekici hala geldiği bir gerçek. Dev firmaların saatleri tasarım ve özellik olarak her ne kadar beğenilse de fiyat olarak oldukça yüksek seviyelerde olması, ulaşılırlığı engelleyici bir faktördü. Piyasada adından söz ettirmek isteyen Çin’li üreticilerin de bu pazara dahil olması ile Android Wear günden güne yaygınlaşıyor. Elephone tanıtmış olduğu Ele Watch modeli ile adından söz ettireceğe benziyor.
İşlemci olarak MediaTek’ten vazgeçemeyen Elephone, saatinde de bu geleneğini sürdüyor ve işlemci çift çekirdekli, 1,2GHz saat hızında çalışan ARM Cortex-A7 den oluşan: “MTK2601.” Mali-400 MP GPU grafik işlemci birimini tercih ede Elephone, 512MB Ram ve 4GB dahili depolama ile akıllı saattelerde görmeye alıştığımız donanımlardan taviz vermemiş.
1.5 inç boyutunda, 320×320 piksel çözünürlüğünde TFT bir ekrana yer verilmiş. Metal malzemeyle güçlendirilmiş kasası, yuvarlak tasarımı ve saat arayüzleriyle normal, şık bir saat havası var. Kayışları değiştirilebilir. İster spor, ister klasik olarak dilediğiniz gibi kullanma olanağı sunulmuş. Bluetooth 4.0, wifi 802.11 a/b/g/n bağlantısı ile güçlendirilmiş. Bataryası 400mAh, polimer bir batarya ve 80 saat bekleme süresi sunuyor. IP67 sertifikası ile su geçirmezlik özelliği de eklenmiş. Kolumuzdan şarj etmek dışında çıkarmayacağımızı düşünürsek bu özellik çokta iyi olmuş. Kalp ritim sensörü ile de finali yapmış. Sağlıklı bir hayata önem verenler, düzenli ritim ve uyku kalitesi kontrolü yapabilirsiniz. Yazılım kısmında, Android Wear olması kullancağınız fonksiyonları geniş bir yelpazede tutuyor. Market her geçen gün daha da gelişiyor.
Oldukça şık tasarımla ve iyi donanımlarla gelen Ele Watch, asıl can alıcı noktayı 115$ olan çıkış fiyatıyla yapıyor. Rakiplerinin benzer özellikli saatlerini neredeyse iki katına sattığını göz önüne alırsam, Ele Watch çok iyi bir alternatif konumunda. Zamanla 100 doların altına düşecektir fiyatı, o zaman gümrük sorunu yaşamadan rahatça alabiliriz ya da belli olmaz güzel ülkemin güzel vatandaşları bu tür uygun fiyatlı ürünlerden mahrum kalmaya devam da edebilir. İnsan, derin bir ah çekiyor.. Yurtdışından vergisini ödeyerek, rahatça bu tür güzel ürünleri neden satın alamıyoruz, neden?
